Işıkla resmetme sanatı. Zamanın ve mekânın dört boyutunu, film ya da elektronik görüntü algılayıcı gibi iki boyutlu, ışığa duyarlı bir yüzey üzerine, fotoğraf makinesi yardımıyla durağan olarak kaydetme işlemi. 

1839 yılında Fransız Louis Daguerre tarafından icat edilen fotoğrafın icat edilmesine katkı sağlayan ve mutlaka anılması gereken başka isimler de vardır. 1827 yılında dünyadaki ilk fotoğrafı çeken Fransız Nicephore Niepce, 1840 yılında fotoğrafın adını koyan ve Cyanotype yöntemini bulan İngiliz Sör John Herschell, fotoğrafın en önemli özelliklerinden biri olan çoğaltılabilmesi için negatif film teknolojisini geliştiren William Henry Fox Talbot ve Louis Daguerre de fotoğrafın icadına katkı sağlayanlar olarak anılmalıdır.

Teknolojinin gelişmesiyle fotoğraf makinesi artık birçok cihazın içine de dâhil edilmiştir. Bilgisayar, tablet, cep telefonu ve akıllı saat gibi gündelik yaşamda sıkça kullandığımız cihazların içinde hem fotoğraf çekebilen hem de video kaydedebilen kameralar bulunmaktadır. 

Evrensel bir görsel dile sahip olan fotoğrafın en önemli özelliği, hiç bir çeviriye ihtiyaç duymadan tüm insanlık tarafından anlaşılabilen bir dile sahip olması, sınırsız sayıda çoğaltılabilmesi ve özellikle dijital ortamlarda kolaylıkla paylaşılabilmesidir. Akıllı telefonların giderek bütün iletişim araçlarının bünyesinde toplamasıyla, görseller (fotoğraf ve videolar) iletişimde metinden daha önemli bir yer edinmeye başlamıştır. 

Haberi bütünleyen ve etkinliğini artıran fotoğraf ve diğer görsel unsurlar medyanın olmazsa olmazları arasındadır. Fotoğrafın; sanat fotoğrafçılığı, belgesel fotoğrafçılık, basın fotoğrafçılığı, tanıtım fotoğrafçılığı, bilimsel fotoğrafçılık gibi kendine özgü farklı çalışma alanları bulunmaktadır. 

Melih Zafer Arıcan