KARMA EKONOMİ SİSTEMİ

Yusuf TUNA views8294

Karma ekonomik sistem; ekonomiye kamu müdahalesinin minimum seviyede olması gerektiği görüşünü savunan kapitalist sistem ile kamunun ekonominin tamamını kontrol etmesi gerektiği görüşünü savunan sosyalist sistem arasında yer alan bir ekonomik modeldir. Özel mülkiyetin korunduğu, sermaye kullanımında ekonomik özgürlüğe izin verildiği bu sistemde hükûmetler hedefledikleri ekonomik ve sosyal amaçlara ulaşmak amacıyla ekonomik faaliyetlere müdahale etmektedir. Kamu kesimi ve özel kesimin iktisadî sorunların çözüm arayışına yönelik olarak ekonomiyi birlikte yönlendirdiği karma ekonomik modelde, serbest piyasa ve devlet müdahaleciliğinin birçok özelliği birlikte görülmekte olup yasal düzenlemeler ve fiyat mekanizması ekonomiye yön verirken arz ve talep kanunları göz ardı edilmemektedir. Bu sayede hem ekonominin tamamen müdahale altında olması önlenmeye çalışılırken aynı zamanda da tamamen serbest bir yapının ortaya çıkması da söz konusu değildir. Karma ekonomik sistemde, ekonomik faaliyetler sonucu ortaya çıkan mal ve hizmetlerin dağıtımının nasıl yapılacağına ve iktisadî kaynakların hangi mal ve hizmetlere yönlendirileceğine özel sektör ve devlet birlikte karar vermektedir. Bu sebeple karma ekonomik sistemin işleyişinde, kamu kesimi kadar özel sektör de son derece önem taşımaktadır. Günümüz modern ekonomilerinin büyük bir kısmı karma ekonomik düzen çerçevesinde politikalar uygulamaktadır. Ancak bu uygulamalarda kamu ve özel kesim ağırlıkları farklılık gösterebilmektedir. Bu noktada kamu ve özel kesimin ekonomi içerisindeki ağırlığına göre karma ekonomik sisteme dair uygulamalarda da farklılıklara rastlanmaktadır. Karma ekonomik sisteme sahip bazı ülkelerde devletin ekonomi içindeki ağırlığı ve müdahalesi yüksektir. Bu gibi ülkelerde devletin bizzat kendisi kamu iktisadî teşebbüsleri, hatta tekeller kurarak ekonomik aktivitelerin içinde yer almakta, ekonominin durumuna göre bizzat üretici veya tüketici konumuna geçebilmektedir. Bunun yanı sıra karma ekonomik sistemlerde devletin ekonomiye müdahalesi ise çok çeşitli yollarla olabilmektedir. Bunlar arasında vergi oranlarında değişikliğe gitmek, yeni vergiler koymak, malî destek veya sübvansiyonları miktar ve nitelik açısından değiştirmek, kamu-özel sektör ortaklıkları yapmak, mal ve hizmetlere fiyat kontrolleri uygulamak, üretim faktörlerinin fiyatlarını doğrudan kontrol etmek vb. sayılabilir. Diğer bazı karma ekonomi uygulamalarında ise kamu tarafından üstlenilen ve gerçekleştirilen bu ağırlık ve müdahaleler minimum düzeydedir. Bu gibi ülkelerde ekonomik faaliyetlerin büyük kısmı özel sektör tarafından gerçekleştirilmekte olup devlet esas itibarıyla denetleyici bir rol üstlenmektedir. Özel sektörün gelişmişliğine paralel olarak ihtiyaçlara cevap verebilme düzeyi de değişiklik göstermektedir. Toplumsal ihtiyaçlara özel sektörün yeterince cevap veremediği ve/veya yatırım yapmayı kârlı bulmadığı alanlarda ekonomik gelişmeyi sürdürebilmek amacıyla devletin ekonomi içerisindeki yeri ve önemi artmakta, ekonomiye devlet tarafından yön verilmektedir. Serbest piyasanın etkin olduğu ekonomik modellere kıyasla bu sistemde devlet, ülke ekonomisinin içinde bulunduğu kritik süreçlerde para ve/veya maliye politikaları vasıtasıyla makroekonomik dengesizlikleri gidermek adına piyasalara müdahalede bulunmaktadır. Özellikle ekonomik krizler, işsizlik, enflasyon, durgunluk gibi kırılganlık dönemlerinde toplumsal refahın sağlanması adına bu müdahaleler kritik öneme sahiptir ve müdahalelerin kapsamı ve miktarı arttırılabilmektedir.

Karma ekonomik sistem, üretimde özel teşebbüsü mümkün kılmaktadır ve bu da sağlıklı rekabete izin vermesi anlamına gelmektedir. Özellikle sağlıklı rekabete izin vermesi, sosyal refahı arttırmak için kamu teşebbüsleri oluşturması, gelir eşitsizliğini diğer sistemlere kıyasla azaltması, altyapı yatırımlarını gerçekleştirerek toplumun her kesimine hizmet götürmesi, küresel ekonomik krizlerin ve dalgalanmaların şiddetini azaltması bu sistemin önemli avantajları olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu avantajlar sayesinde daha esnek ve daha dayanıklı denilebilecek düzeyde bir ekonomik yapı oluşması ve toplum refahının daha da artması mümkündür. Devlet kontrolünün ve müdahalesinin giderek artması, özel teşebbüslerin ve ekonomik özgürlüklerin azalması, zamanla vergi oranlarının ve kapsamının artmasının yanı sıra fiyat kontrollerinde denetimin tam yapılamaması sonucu kıtlık ve karaborsanın oluşabilmesi gibi durumları ise karma ekonomik sistemde ortaya çıkabilecek olumsuzluklar arasında saymak mümkündür. Bu olumsuzlukların da önlenebilmesi için karma ekonomik sistemin daha verimli işleyebilmesi adına düzenlemeler ve desteklemeler de göz önünde bulundurulmalıdır. Devlet ve özel kesim dengesinin kurulabilmesi ve sistem işleyişini bozacak düzeyde ağırlığın kesimlerden bir tanesinin lehine olacak şekilde düzenlenmesi ise karma ekonomik sistemin işlerliğini bozacak ya da ekonomik yapıya zarar verecek sonuçlara yol açabilir.

Yusuf Tuna

Kaynakça

Parasız, İlker, Nazım Ekren ve Yusuf Tuna. İktisat. Bursa: Ezgi Kitabevi, 2013.

Parasız, İlker ve Nazım Ekren. On Altı Makro Ekonomik Düşünce Okulunun Temelleri. Bursa: Ezgi Kitabevi, 2015.

Powell, Martin. Ed. Understanding the Mixed Economy of Welfare. Bristol: Policy Press, 2019.

Tuna, Yusuf. Sanayileşme Stratejileri ve Türkiye. İstanbul: Deniz Harp Komutanlığı, 1990.

En az 3 karakter girmelisiniz.
En az 3 karakter girmelisiniz.
2022 ©
Sosyal Bilimler Ansiklopedisi