SENÛSÎLİK

Kadir ÖZKÖSE views771

Kuzey Afrika’da tasavvufî ıslahat çizgisini benimseyen bir tarikattır. İdrisiye tarikatının bir kolu olup kurucusu, Muhammed b. Ali es-Senûsî’dir (ö. 1859). 

Muhammed b. Ali es-Senûsî’nin tasavvuf anlayışında her durumda sünnet-i seniyeye ittiba ve edebe riayet esastır. Bu nedenle Senûsîlik, işrakî ve burhanî tarikat anlayışlarını birleştiren bir tasavvuf hareketidir. Senûsîlik, zühd ve takvaya önem veren, riyazet ve mücâhede yöntemini esas alan, mensuplarını titiz bir seyr-u sülûk eğitimine tabi tutan bir tarikattır.

Senûsî tekkelerinde hadis kitabı olarak Buhârî, Muvatta ve Bulûğu’l-Meram; fıkıh kitabı olarak İbn Ebû Zeyd el-Kayrevânî’nin risalesi, tasavvuf kitabı olarak da İmam-ı Gazzâlî’nin eserleri okutulmaktaydı. Senûsîlikte müritlerin öncelikle sağlam ve sahih bir akideye sahip olmaları elzemdi. Bidatlerle mücadele edilir, bâtıl ve sakat inançlardan uzak durulur, küfre ve şirke düşürecek duygu ve düşüncelerden kaçınılır, helal ve haram çizgisine riayet edilir, şer’î yükümlülükler tavizsiz bir şekilde yerine getirilirdi. Tasavvufun inceliklerine ermek, müritlerin bu esaslara riayet etmelerine bağlı görülürdü.

Şeyhi Ahmed b. İdris’in (ö. 1837) benimsediği saf ve mutedil tasavvuf çizgisini devam ettiren Muhammed b. Ali es-Senûsî, ifrat ve tefritten uzak bir tasavvuf anlayışını öngörmüştür. Hafi zikri esas almış, zikrin merasime dönüştürülmesine karşı çıkmış, zikir esnasında taşkınlıklarda bulunmayı reddetmiş; sesli zikirden, zikir esnasında musiki aletlerin kullanılmasından müritlerini sakındırmıştır. Velayet anlayışını benimsemekle birlikte kerametlere bel bağlanılmasını uygun görmemiştir. Kerametin değil istikametin esas olduğunu salık vermiştir. Farklı tarikat çizgilerini mezceden, tarikatlar arasında bütünlüğün sağlanmasını hedefleyen, farklı tarikat usullerinden istifade eden Senûsîlik; tevhit anlayışına halel getirilmesine fırsat vermemiş, tartışmalı tasavvufî uygulamalardan kaçınmış, selef-i salihinin inanç dokusunu benimsemiş, ümmetin birliğini ve huzurunu hedeflemiş, İslâmî ve barışçı bir toplum yapısını teşekkül ettirmeye çalışmış bir teşkilattır. Benimsemiş olduğu böylesi bir çizgi ile Senûsîlik, selefilikle geleneksel tasavvuf anlayışı arasında bütünleştirici bir yol izlemiştir. 

Tasavvufî olduğu kadar aynı zamanda fıkhî ıslahat girişimini de esas alan Senûsîlik, ehl-i sünnet çizgisini esas almış; inanç, ibadet ve ahlâk esaslarında itidali elden bırakmamış, içtihadı işlevselleştirmeye çalışmış, mezhepler arasındaki farklılıklardan dolayı Müslümanlar arasında ortaya çıkan inanç ihtilaflarını reddedip telfîk-i mezâhib anlayışı gereğince mezhepler arasında yakınlaşmayı hedeflemiştir. Taklidi değil tahkiki önemsemiş, İslâm fıkhının dinamik yapısını ön plana çıkarmış, İslâm dünyasında yaşanan sorunlara İslâmî esaslar çerçevesinde çözümler bulunmasını benimsemiştir.

Senûsîlik tasavvufî ve fıkhî çizgisi yanında siyasî ve içtimaî pozisyon elde etmiş bir tarikat olarak varlığını sürdürmüştür. Hicaz’da teşekkül edip daha çok Kuzey Afrika coğrafyasında etkinlik gösteren Senûsîlik, tasavvufî anlayışa dayalı ıslahat gayretini benimsemiş, güçlü ve yaygın zaviye ağıyla Afrika toplumunun sosyal ihtiyaçlarını karşılamaya ve manevi dinamiklerini geliştirmeye çalıştırmıştır. İhya ve irşat faaliyetlerini yürüten Senûsî zaviyelerinin kuruluş yerleri özenle seçilmiş ve çok yönlü faaliyetlere zemin hazırlanmıştır. Senûsî zaviyelerinin genellikle kavşak noktalarında, sahil güzergâhında, su kaynaklarının ve kuyuların bulunduğu yerlerde, ticaret yolları üzerinde kurulmasına özen gösterilmiştir. İslâm toplumunun kültürel, ekonomik, sosyal ve siyasal alanlarda huzur ve sükûna kavuşması için çaba sarf eden Senûsîlik, ittihad-ı İslâm, cihad, ıslahat, uhuvvet ve teavün anlayışlarıyla dikkat ve ilgi uyandırmıştır.

Bedevî toplumların yapısını yakından tanıyan Senûsîlik, özellikle bedevilerin güvenini kazanmış, bedevi kitleler arasında emniyet ve güvenin tesisini sağlamıştır. Kabile içerisinde kurulan Senûsî zaviyeleri tüm kabile fertlerince benimsenmiş ve zaviye etkinliklerine tüm kabile üyeleri içtenlikle katılır konuma gelmiştir. Kabile yapısına uyum arz eden Senûsî teşkilatı, tekkelerin dağılımını bile kabilelerin dokusuna göre gerçekleştirmiştir.

Muhammed b. Ali es-Senûsî’den sonra sırasıyla tarikatın şeyhliğini Muhammed Mehdî (ö. 1902), Seyyid Ahmed eş-Şerif (ö. 1933) ve Muhammed İdris (ö. 1983) yürütmüştür.

Seyyid Ahmed eş-Şerif, 1902-1912 yılları arasında Fransızlara karşı Sahra’da direniş gerçekleştirmiş, 1912-1918 yılları arasında İtalya ve İngiltere’ye karşı Trablusgarb savaşını yürütmüş, 1918-1933 yılları arasında sürgün hayatı yaşamıştır. 1917 yılında İstanbul’a gelen Seyyid Ahmed eş-Şerif, Sultan Vahdettin’e kılıç kuşatmıştır. Kurtuluş Savaşı yıllarında Anadolu’ya geçip Mustafa Kemal’e destek vermiş, millî mücadeleye katılmıştır. Seyyid Ahmed eş-Şerif’in 1917 yılında İstanbul’a gelişi üzerine tarikatın şeyhliğini Muhammed İdris yürütmüştür. 

Muhammed İdris 1917-1921 yılları arasında İtalya, İngiltere ve Fransa ile barış antlaşmaları gerçekleştirdi. Ekim Devrimi ile İtalya Libya’yı ikinci kez işgal etti. Muhammed İdris gerçekleştirilen savaş sırasında yaralandı, tedavi edilmek üzere Mısır’a götürüldü, yerine direnişi sürdürmek üzere Ömer Muhtar (ö. 1931) görevlendirildi. 1923-1932 yılları arasında uzun soluklu bir mücadele verildi. Ömer Muhtar’ın şehit edilmesi üzerine, Libya İtalyan sömürgesine girmiş oldu. 1932-1940 yılları arasında İtalyan sömürgesi altında yaşayan Libya halkı, 2. Dünya Savaşı sırasında gerçekleştirilen bağımsızlık mücadelesiyle İtalya’nın Libya topraklarından çekilmesini sağladı. 1947 tarihli barış antlaşması ile İngiliz ve Fransız işgal güçlerinin de Libya’dan çıkarılması sağlandı. 1950 yılında kurulan Libya Senûsî Krallığı’na Muhammed İdris’in kral olması benimsendi. 1969 yılında Muammer Kaddafi’nin (ö. 2011) gerçekleştirdiği askerî darbeye kadar Senûsî Krallığı hüküm sürdü.

Kadir Özköse

Kaynakça

Evans-Pritchard ve Edward Evan. The Sanusi of Cyrenaica. Oxford: Clarendon Press, 1949.

Filibeli, Ahmed Hilmi Şehbenderzade. Senûsîler ve Sultan Abdulhamid. Yay. Haz. İsmail Cömert. İstanbul: Ses Yayımları, 1992.

Özköse, Kadir. Muhammed Senûsî Hayatı, Eserleri. Hareketi. İstanbul: İnsan Yayınları, 2000.

Stoddard, Lothrop. Hadıru’l-Alemi’l-İslâmî. Çev. ve Thk., Emir Şekib Arslan. Cîf, 1352/1934.

Şükrü, Muhammed Fuad. Es-Senûsiyye Dinun ve Devletün. Kahire:Daru’l-Fikri’l-Arabi, 1948.

Trimingham, J. Spencer. The Sufi Orders in Islam. Oxford: Oxford University Press, 1971.

Ziadeh, Nicola. Sanusiyah. London: Brill Academic Publishers, 1958.

En az 3 karakter girmelisiniz.
En az 3 karakter girmelisiniz.
2022 ©
Sosyal Bilimler Ansiklopedisi