ŞİNTOİZM

Halil İbrahim ŞENAVCU views1802

Japonların tarih sahnesine çıktığı günden beri var olduğu kabul edilen, Japonların millî inanç sistemidir.

Japon millî dini Şintoizm, mensupları tarafından “Şin”: “kami”ler (manevi/ruhsal varlıklar), “to”: yol; dolayısıyla “Şinto”: ‘Kamilerin Yolu’ olarak adlandırılır. Japonların çoğu zaman yerel kültür olarak gördükleri ve Japon etnik kimliğiyle eşdeğer saydıkları Şintoizm, bazı araştırmacılarca Japon halk inancı olarak da ifade edilmektedir. Şintoizm, 6. yüzyılda Budizm ve Konfüçyanizm gibi Çin inançlarının Japonya’ya girişinden itibaren onlardan etkilenmiş, bundan sonra senkretik bir inanç hâlinde varlığını günümüze kadar sürdürmüştür.

Her varlığın kendine özgü bir ruhunun (görünmeyen bir özünün) olduğuna inanılarak onlara saygı gösterilmesi; tanrılar, melek, cin, ruh gibi görünmeyen varlıkların “kami” adı verilerek yüceltilmesi ve bu çerçevede ritüeller sergilenmesi Şintoizm’in merkezini oluşturmaktadır. Dünyanın var edilmesinde rolü olduğu düşünülen manevi varlıklar ile maddi varlık sahasına çıkmış canlıların ruhlarının da öldükten sonra “kami” olarak kabul edilmesi, Şintoizm’de hem inancın hem de ibadet ve diğer uygulamaların muhtelif kamiler etrafında gelişmesine yol açmıştır. Doğum, yetişkinlik, evlilik gibi geçiş törenlerinde Şinto mabetleri, ölüm ve sonrası ile ilgili ritüellerde ise Budizm mabetleri halkın ihtiyaçları için başvurduğu mekânlar olmuştur. Bu açıdan Şintoizm, müntesiplerinin farklı dinlere inanmalarına ve uygulamalarını icra etmelerine hoşgörüyle bakan bir inançtır.

Şintoistlerin evlerinde, kamilere dua ve şükür amacıyla içerisine minyatür tapınaklar ve sunular yerleştirilen “kamidana” (kami sunağı) adında köşeler vardır. Bireysel ibadetler için yer ve zaman şartı olmamakla birlikte; toplu ibadetler, halkın çoğunlukla bayramlarda, geçiş törenlerinde ve dileklerini iletmek için gittiği mabetlerde (cinca) çoğu zaman farklı mesleklere sahip “kannuşi” adı verilen rahipler tarafından yönetilmektedir. Şintoizm’in dinî geleneklerinin sosyal hayatta en yoğun yaşandığı zaman dilimleri ise yüzyıllardan beri uygulanagelen “matsuri” denilen dinî bayramlardır.

Şintoizm’de Kociki (712) ve Nihongi (720) adındaki dinî metinler, vahiy ürünü olarak algılanmaz; bunlar uyulması zorunlu olan emir ve yasaklardan ziyade Japonların mitolojik geçmişlerine dair anlatılardan ve daha çok rahiplerce dualarda okunan yakarış yazılarından müteşekkildir. Ahlâkın temelini ise “tüm varlıklara saygı duyarak, zarar vermeden yaşamak” ilkesi oluşturmaktadır.

Halil İbrahim Şenavcu

En az 3 karakter girmelisiniz.
En az 3 karakter girmelisiniz.
2022 ©
Sosyal Bilimler Ansiklopedisi