Yer Bilimleri

Buzul Akışı


İng. Glacier Flow

Buzul akışı, buzul kütle dengesinin ayrılmaz bir parçasıdır.1 Buzul akışı, buzulun diğer kesimlere veya buzul altındaki topoğrafyaya göre buzun çok daha hızlı hareket ettiği bölge olarak tanımlanır.2 Buzul akışı temelde buzulun hareket ettiği topoğrafya üzerindeki etkin süreçler tarafından yönetilmektedir.1, 3 Buzul, yüksek topoğrafyadan daha düşük olan topoğrafyaya doğru eğimin artması ile hareket etmeye başlar. Bu hareket nedeniyle de buzul ile buzulun üzerinde hareket ettiği yüzey arasında sürtünme etkisine bağlı olarak bir ısı meydana gelir.4 Bu ısı ile beraber buzulun tabandan erimesine bağlı olarak oluşan su, buzul ile buzul yatağı arasında bir süreksizlik yüzeyi meydana getirir.5 Bu nedenle taban kayma kuvvetinin artmasına bağlı olarak buzulun kayma hızı da artar.5-6 Buzul akışının bir diğer sebebi de nispeten alçak kesimlerde üst topoğrafyalardan gelen buzun eklenmesi ile buzulun kalınlığının artması ve buna bağlı olarak buzul yatağında yapmış olduğu itme geriliminin de artmasıdır.6 Buzul kalınlığının artması aynı zamanda buzul tabanındaki ısıyı daha iyi muhafaza edeceği için buzul akışını daha da kuvvetlendirici bir etki oluşturur.6

Buzulun kalınlığı, statik yük ve tabandaki suyun yanı sıra önemli bir diğer parametre buzulun üzerinde bulunduğu yüzeyin litolojik özellikleridir.1, 5, 6 Buzul yatağını oluşturan yüzey, tortul malzemelerden ve gözenekli kayaçlardan meydana geliyorsa bu malzemelerin tabanda erime ile oluşacak suyu emme kapasiteleri yüksek olduğu için buzul ile aralarında kayma yüzeyi oluşturacak süreci başlatamamaktadır. Bu nedenle bu tip litolojik özelliklere sahip kesimlerde buzul akışları çok daha yavaş gerçekleşmektedir.1, 2, 5, 6 Ancak kalınlığı fazla olmayan ve suya doygun hâle geldikten sonra buzul ile temassızlık yüzeyi oluşturabilen tortulların veya gözenekli kayaçların, buzul akışlarını arttırdığı ve büyük topoğrafik engeller yaratmayarak buzulların hareket hızlarını da arttırdığı bilinmektedir.1, 2, 3, 4, 5, 6 Buzul yatağının masif anakaya kütlelerinden oluşması durumunda ise erime suyunun emilme kapasitesinin azalması, buzul hareketini hızlandırıcı bir etki yaparken anakayanın oluşturduğu engebeli topoğrafya buzul ilerleme yönünde engeller yaratarak buzul hızını azaltmaktadır.1, 5, 6 Buzul akış hızı tamamen sabit değildir; gün, hafta, ay ve hatta yıl ölçeğinde tespit edilebilecek bir süreçtir.1

Buzul akışı jeomorfolojik anlamda buzul topoğrafyasının oluşmasında önemli rol oynamaktadır. Örneğin buzul hareket ederken yatağında önüne çıkan engelleri törpülemekte ve buzul aşınım şekillerini oluşturmaktadır. Aynı şekilde buzul hareketi sırasında taban moreni gibi buzul depoları çökelmekte ve drumlin gibi buzul birikim şekilleri oluşmaktadır.1

Buzul akışı, buzul örtüleri veya buzullaşma sahalarında önemli deşarj görevi de görmektedir. Örneğin Grönland’ta buzul akışı, buz tabakasının yıllık kütle kaybının yaklaşık %50’sini meydana getirmektedir.7 Bu rakam Antarktika’da (bkz. Antarktika) yaklaşık %90’a yükselir.8 Grönland Buz Örtüsü kütlesinin %50’sinin denize deşarj olmasını sağlayan en önemli buzullar Helheim, Jakobshavn Isbræ ve Kangerdlugssuaq Buzulları’dır.1 Antarktika’da ise iki farklı bölümde olmak üzere Doğu Antarktika’da Lambert Buzulu (bkz. Lambert Buzulu) ve Batı Antarktika’da Büyük Pine Adası ve Thwaites Buzulları deşarjı sağlayan en önemli buzullardır.9 Antarktika’daki bu buzullar tarafından gerçekleştirilen deşarj ile Antarktika Buzul Örtüsü’nden yılda toplam 84 milyar ton kütle kaybı yaşanmaktadır.9 Antarktika Buzul Örtüsü’nün kütle kayıp hızları gün geçtikçe artma eğilimi göstermektedir.10 Bu hızlanma sonucunda, Antarktika gelecekte küresel deniz seviyesinin yükselmesinde oldukça etkili olacaktır.1 Buzul kütle kayıplarında, Doğu Antarktika genellikle duraylı ve daha düşük bir kütle kaybına sahipken Batı Antarktika’da çok daha hızlı bir erime söz konusudur. Bu oran, Antarktika Yarımadası’nda son 10 yıl içinde %59 oranında artarak %140’a ulaşmıştır.1 Buzul akışı da temelde bir buzul tabakasının deşarj miktarını belirler ve buzulların kütle bütçesini büyük oranda kontrol eder.9 Şekil 1’de Antarktika’da buzulların akış hızları gösterilmiştir.8


Kaynakça

1 Stokes, C.R. 2018. “Geomorphology under ice streams: Moving from form to process.” Earth Surface Processes and Landforms. 43 (1): 85?123. doi:10.1002/esp.4259.

2 Paterson W.S.B. 1994. The Physics of Glaciers (3. Ed). Pergamon, Oxford, s. 480)

3 Kyrke-Smith, T. M. vd. 2014. “Subglacial hydrology and the formation of ice streams”. Proceedings of the Royal Society A: Mathematical, Physical and Engineering Sciences. 470 (2161). doi:10.1098/rspa.2013.0494.

4 Bennett, M.R. 2003. Ice streams as the arteries of an ice sheet: their mechanics, stability and significance. Earth-Science Reviews 61: 309-339.

5 Batchelor, C.L. ve Dowdeswell, J.A. 2015. Ice-sheet grounding-zone wedges (GZWs) on high-latitude continental margins. Marine Geology 363, 65-92.

6 Davies, B. 2020. “Ice Streams”. http://www.antarcticglaciers.org/glacier-processes/glacier-types/ice-streams/, 16.05.2021.

7 Van den B.M. 2009. Partioning recent Greenland mass loss. Science 326: 984-986.

8 Bamber J.L. et al. 2000. “Widespread complex flow in the interior of the Antarctic Ice Sheet”. Science. 287 (5456): 1248?1250. doi:10.1126/science.287.5456.1248. PMID 10678828.

9 Rignot, E. vd. 2008. “Recent Antarctic ice mass loss from radar interferometry and regional climate modelling”. Nature Geoscience. 1 (2): 106. doi:10.1038/ngeo102.

10 https://science.sciencemag.org/content/367/6484/1321, 16.05.2021.


Yazarlar