İng. Glacial Erosion
Buzullar yüksek dağlarda ve yüksek enlemlerdeki önemli aşındırıcılardır.1 Buzul erozyonu, doğrudan buzul süreçleriyle anakaya veya sedimanların parçalanması ve gevşetilmesinin yanı sıra aşındırılan bu malzemenin doğrudan buzul tarafından ya da erime sularıyla sürüklenmesini ve taşınmasını da içerir.2 Buzul erozyonu; abrazyon, koparma ve buzul altı erime suyunun yaptığı aşınma gibi üç ana süreçle gerçekleşir. Buzul abrazyonu, buzulun tabanında taşınan silt boyutundan blok boyutuna kadar çok çeşitli boydaki sediman ve döküntünün anakaya yüzeyi boyunca sürüklenerek anakayayı çizmesi ve aşındırması sürecidir.2 Buzulun hareketi sırasında anakaya yüzeyi ile buzul arasında sıkıştırılarak sürüklenen bu parçacıklar anakayayı adeta törpüler veya zımparalar.3 Taşınan sedimanların boyutu, sertlik derecesi ve buzulun yaptığı basıncın şiddetine göre anakaya yüzeyi cilalı, çizikli veya oluklu bir görünüme kavuşur. Sert ve büyük kaya parçaları daha derin ve sürekli çizik ve olukların oluşmasına sebep olurken kil ve silt boyutundaki sedimanlar çok daha küçük çizik ve pürüzsüz cilalı yüzeylerin oluşmasına sebep olmaktadır. Anakaya yüzeyinde oluşan abrazyon izleri buzulun akış yönüne paralel uzanır. Paleobuzul alanlarında buzulların akış yönlerinin belirlenmesinde buzul çizik ve oluklarından faydalanılır. Buzul abrazyonunda yalnızca buzulun taşıdığı sedimanlar anakayayı aşındırmaz, aynı zamanda taşınan bu sedimanlar anakaya yüzeyine ve diğer sedimanlara sürtündükleri için öğütülürler. Bu nedenle çakıl ve blokların üzerinde de anakaya yüzeyinde olduğu gibi sürtünme çizikleri oluşabilir. Abrazyon sırasında gerçekleşen anakaya ve sediman aşınması taş unu olarak bilinen kil boyutundaki materyali üretir.4 Taş unu farklı fraksiyondaki sedimanlarla yıkanmadan kaotik olarak çökelirse till oluşur (bkz. buzul çökelleri). Ayrıca güncel buzullardan kaynaklanan erime suları genellikle bu öğütülmüş taze sedimanları taşıdığı için açık kül renginde akar. Buzul abrazyonuna bağlı olarak gerçekleşen aşınma miktarı çok farklı ölçekte olabilmektedir. İzlanda Buzulları’nda güncel buzul altı erozyonun doğrudan gözlemle yıllık 0, 5 ile 1 mm aralığında olduğu saptanmıştır; yıllık erozyon oranının 3 ile 30 mm aralığında kaydedildiği buzul alanları da mevcuttur.5, 6
Kırma ve koparma, buzulun üzerinden hareket ettiği yere ağırlığı oranında yaptığı basınç nedeniyle anakaya yüzeyinde kırılmalara ve kırılan parçaları koparması veya oymasına sebep olan buzul erozyonu sürecidir.3, 4 Bu aşındırma şekli buzulun altındaki anakayanın kırılması veya ezilmesi ve bu kırılmış olan kayaların sürüklenmesi biçiminde iki farklı süreci içerir.5 Anakayanın buzul tarafından parçalanarak aşındırılmasında buzulun termal özelliği, akma gerilimi, geometrisi veya anakayanın litolojik ve tektonik özellikleri ile buzul altı topoğrafyasının eğim ve engebe özellikleri gibi farklı özellikleri rol oynar. Çatlaklı ve diyaklazlı anakaya veya aşınmaya karşı direnci düşük olan daha yumuşak kayaçlar daha fazla aşındırılır. Koparma genellikle basamaklı ve kırıklı anakaya yüzeylerinin oluşmasına sebep olur. Abrazyon ve koparma dışında buzul altı erime sularından oluşan sediman yüklü akarsular da hem fiziksel hem kimyasal aşındırma şeklinde erozyona neden olur. Buzul aşındırması yukarıda bahsi geçen mekanizmalarla gerçekleşir. Erozyona neden olan buzullaşma süreçlerinin uzunluğuna ve şiddetine bağlı olarak topoğrafya aşındırılarak buzula özgü milimetre ölçeğinden kilometre ölçeğine kadar farklı boyutlarda erozyonal şekiller oluşur. Bu şekillerin yaygın olduğu topoğrafyalar buzul topoğrafyası (bkz. buzul topoğrafyası) olarak bilinir ve yeryüzündeki yüksek dağlık alanlar ile yüksek enlemlerde baskın topoğrafyayı oluşturur.7