İng. Fjords
Fiyortlar, anakayanın uzun süreli buzul erozyonu ile derine kazılması sonucu oluşan tekne vadilerin (bkz. buzul vadileri) deniz suyuyla dolmasıyla oluşan boğulmuş vadileridir.1 Buz akışının topografya tarafından sınırlandığı ve vadi içine kanalize olduğu güçlü buzul erozyonunun etkilerini yansıtırlar.2 Buzul altındaki taban kayması en fazla vadi tabanı ve vadi yamaçlarında gerçekleşir. Ancak anakaya erozyonu başlangıçta vadi yamaçlarında daha yüksekken zamanla vadi tabanında erozyon oranı yükselir.1, 2 Bu durum vadilerin ve fiyortların karakteristik olarak dik yamaçlara sahip, enine kesitleri U şeklinde olan derin kazılmış teknelere dönüşmesine sebep olur. Bir fiyortun doğrultu yönü ve boyutlarının şekillenmesinde buzul aşındırmasının yanı sıra litolojik ve tektonik özellikler gibi jeolojik kontrol faktörleri ile buzullaşma öncesi akarsu süreçlerinin de etkisi büyüktür.3 Başka bir deyişle bir fiyortun uzanış yönü, derinliği, genişliği ve uzunluğu yalnızca buzul tarafından değil aynı zamanda buzul öncesi topoğrafya ve anakaya jeolojisi tarafından kontrol edilir. Bundan dolayı bazı fiyortlar dendritik drenaj desenine sahipken bazıları kıvrımlı bir uzanış gösterme veya doğrusal uzanışa sahip olma eğilimindedir. Son Buzul Maksimumu’nda küresel deniz seviyesi günümüz seviyesinden ortalama 120 m düşükken, bazı fiyortların güncel deniz seviyesinden 1000 m daha derin olmaları, kalın buz kütlelerinin deniz içerisinde yüzmeye başlamadan önce deniz tabanında da etkili aşındırma gerçekleştirdiklerinin güçlü göstergeleridir.4 Bu durum fiyortların buzul birikme alanlarına yakın olan orta ve yukarı bölümlerinin daha fazla aşındırılarak derinleştirilmesine sebep olmaktadır. Deniz içerisinde ilerleyen buzul dili deniz içerisinde yüzdürülmeye başladığında tabanını daha az aşındırır ve sığ eşikler oluşur. Sığ eşikler fiyortların birçoğunun durgun sulara sahip olmasına neden olur. Derin fiyortlar kıta kenarlarındaki tortu çökelme havzalarını oluşturarak paleo çevresel koşullarda meydana gelen değişimlerin kayıtlarının tutulmasını sağlar.5 Bu nedenle fiyortlar buzul, akarsu ve oşinografik özellikler hakkında bilgi sağlayan karmaşık ve dinamik yer şekil sistemleridir. Bu yer şekilleri ayrıca izostatik yükselmenin sebep olduğu deniz seviyesi değişimleri hakkında da önemli bilgiler sağlar.6
Dünya’da fiyortlar; Norveç, İzlanda, Spitsbergen (Svalbard), Grönland, Kanada, Alaska, Patagonya, Antarktika ve Yeni Zelanda’da yaygın olarak görülür. Antarktika, Grönland ve Patagonya gibi sahalardaki fiyortlar güncel buzul alanlarında bulunurken, Norveç, İzlanda ve Kanada’dakiler bugün var olmayan Pleistosen buzullarının aşındırmasıyla oluşmuştur.3 Batı Norveç ve İskoçya’daki bazı fiyortlarda Pleistosen buzullaşmaları esnasında anakayada gerçekleşen ortalama buzul erozyon oranı yıllık 1-2 mm arasında gerçekleşmiştir.2 Bu aşınım oranları fiyortların yüzbinlerce yılda yüzlerce metre derinleşmesine ve onlarca kilometre uzunluğa erişmelerine sebep olmuştur. Kanada, Norveç ve Grönland’taki fiyortlardan bazılarının uzunluğu 300 km’yi geçmektedir. İsveç’teki Sogne fiyordunun derinliği 1200 m’den fazladır.4 Antarktika’da buzulların deniz seviyesine kadar kıtanın tamamına yakınını örtmesi ve kıtayı çevreleyen buz sahanlıkları nedeniyle fiyortlar çok daha sınırlı alanda görülür.