Lat. Aptenodytes patagonicus
İng. King penguin
Kral penguen, Spheniscidae familyasına ait Aptenodytes cinsinin en büyük ikinci üyesidir ve ilk olarak 1778’de İngiliz doğa bilimci John Frederick Miller tarafından tanımlandı (Şekil 1). Bu tür, 1844 yılında George Robert Gray tarafından ilk kez görülen imparator penguenden ayırt edildi. “Aptenodytes” kelimesi, eski Yunanca kökenli bir terimdir ve “kanatsız dalgıç” anlamına gelir. Özel ismi olan “patagonicus” ise “Patagonya” ile ilişkilendirilir.
Yetişkinleri 90 cm boyunda ve yaklaşık 16 kg ağırlığında olan kral penguenler, imparator penguenlerden sonra dünyadaki en büyük ikinci penguen türüdür.1,2 Dik duruşları, uzun gagaları ve canlı renkleriyle karakterize edilirler. Bir kral penguenini diğer 17 penguen türünden ayırt etmenin en kolay yolu, kuşun üst göğsüne sıçrayan sarı-turuncu tüyler ve başının yanlarındaki gözyaşı damlası şeklindeki parlak turuncu renkli lekelerdir (Şekil 1). Kral penguenler, imparator penguenlerin en yakın akrabalarıdır. Kral penguenlerin vücutları imparatorlara kıyasla daha incedir ve kulaklarının rengi imparatorlarınkinden farklıdır. Yüzgeçleri, vücut boyutlarına oranla daha büyüktür. Bazı eski kaşifler, kral penguen civcivlerinin yoğun kahverengi tüyleri nedeniyle çok farklı göründükleri için ayrı bir penguen türü olduğunu düşünerek, onlara “yünlü penguen” adını vermiştir.1
İmparator penguenler tüm yılı Antarktika’da geçirirken, Kral penguenler Antarktika Okyanusu’nun belirli bölgelerindeki kayalık adalarda, Antarktika’nın kuzey kısımları ve Falkland Adaları gibi nispeten ılıman iklime sahip bölgelerde ve Güney Amerika’da yaşar. Kral penguen, Antarktika kıtası dışındaki en büyük penguendir. Kolonileri esas olarak kıtanın etrafında yaklaşık 46ºden 55º Güney’e kadar uzanan Antarktika’yı çevreleyen kayalık adalarda bulunur. Antarktika altı adaları, Antarktika’nın kuzey kısımları ve Falkland/Malvinas Adaları gibi nispeten ılıman iklime sahip bölgelerde ürerler. Burada denize erişim için yakındaki bir kumsala sahip yamaçlarda büyük koloniler oluştururlar. Güney Georgia, Falkland Adaları ve Güney Şili’de “A. patagonicus patagonicus”, ve Kerguelen Adaları, Crozet Adası, Prens Edward Adaları, Heard Adası ve McDonald Adaları ve Macquarie Adası, Hint Okyanusu ve Güney Pasifik’de “A. patagonicus halli” olmak üzere kral penguenler ait iki alt tür tanınmaktadır.1,2
Kral penguenler beslenmek için kolonisinden okyanusa 500 km uzaklığa kadar seyahat ederler. Diyetleri esas olarak özellikle fener balıkları olmak üzere balıklardan ve kalamardan oluşmaktadır. Kral penguenlerin ayrıca kril gibi kabukluları da tükettiği bilinmektedir. Yaklaşık 10 dakika su altında kalabilir, 25 ila 322 m dalış yaparken saatte 12 km hıza ulaşabilirler. Dalış sonrası hemen yüzeye çıkmazlar, bunun yerine bazı dalışlarda su altında 10 dakikaya kadar avlarını bulmak için deniz dibini araştırırlar.3 Yetişkin kral penguenler kürklü foklar, leopar fokları ve katil balinalar tarafından avlanılırlar. Ayrıca, kahverengi skualar ve dev petreller kara üzerinde kral penguen civcivlerini avlar. Hidrodinamik gövdeleri suda kolaylıkla hareket etmesini sağlar. Bunun yanında, karada hareket etmek için pürüzsüz buz düzlükleri boyunca kaydığı, “kızakla kayma” adı verilen sadece karnını kullandığı çok daha hızlı bir yol vardır. İmparator penguenlerden farklı olarak, kral penguenler yılın büyük bir bölümünde buzsuz karada yaşar ve çoğu koloni kumsalda olduğundan seyahat etmeleri gerekmez.
Kral penguenlerin vahşi doğada 25 yıla kadar yaşayabildiği bilinmektedir.1,2 Üreme için yeterli olgunluğa 3 yaşında geldikleri, ancak genellikle ortalama 5-6 yaşları civarında üredikleri gözlemlenmiştir. Her üreme mevsiminde sadece bir eşle çiftleşirler, bir sonraki üreme döneminde ise büyük ihtimalle yeni bir eş bulurlar. Kral penguenler yaklaşık 13 ay süren ve eş zamanlı olmayan bir üreme döngüsüne sahiptir. Bu süre içinde, kış mevsiminde yetişkinler uzun süren yiyecek toplama gezilerine çıktığı ve civcivlerin uzun süre beslenmeden hayatta kalabildiği görülmektedir. Kasım ayından Nisan ayına kadar her zaman tek bir yumurta bırakır ve hiçbir şekilde yuva yapmazlar. Yumurtalarını ayaklarının üstünee yatırırlar ve yanlarında taşırlar. Bu dönemde denize olan yakınlıkları nedeniyle, her iki ebeveyn de civcivin sorumluluğunu paylaşır. Bu uzun civciv yetiştirme dönemi nedeniyle, kral penguenler her üç yılda bir sadece iki civciv üretir. Civcivler yaz başında yumurtadan çıkar ve bir sonraki baharda tüylenmeye başlar. Civcivler altı haftalıkken, ebeveynleri avlanmaya gittiğinde, kreş adı verilen kendi alt topluluğunda diğer civcivlere katılır. Kral penguenler oldukça sosyal kuşlardır ve popülasyonları 39.000’e varan üreme çifti olan kolonilerde yaşar. Genellikle tırmanmaktan kaçındıkları için kolonileri yaşadıkları adaların geniş ve bitki örtüsü seyrek alanlarında bulunur. Kar fırtınası sırasında ısıyı korumak için bir araya toplanırlar.
Kral penguenlerde birincil iletişim biçimi, bronşların birleştiği yerde bulunan iki parçalı bir organ olan “syrinx” tarafından üretilen iki sesli bir sistemdir. Bu organın her bir parçası bağımsız olarak ses üretmektedir. Syrinx organı penguenlerde yalnızca Aptenodytes cinsinde bulunmaktadır. Kolonilerinin gürültülü olması nedeniyle, yetişkin kral penguenler civcivlerini bulmak için 3-7 sesi değişen yükseklikte ve farklı iki frekansta tekrar eder. Bu ebeveyn çağrısının yaşamlarının ilk beş haftasında öğrenildiği düşünülmektedir. Kral penguenlerin yaşam alanlarında yuva ve yer işareti olmaması nedeniyle bu özellikleri büyük önem taşımaktadır. Bunun dışında, gerçek kullanım amacı bilinmemekle birlikte, gagalarında bulunan UV ışınlarını yansıtıcı noktaları sinyal vermek için kullanabilirler.4
Günümüzde, türün genel popülasyonunun artmakta olduğu ve yaklaşık 2.230.000 üreme çiftine ulaştığı bilinmektedir. Geniş ve artan nüfus büyüklükleri nedeniyle, kral penguenler şu anda Uluslararası Doğa Koruma Birliği’nin Kırmızı Tehdit Altındaki Türler Listesi’nde “asgari seviyede endişe edilen” türler arasında listelenmektedir.5,6