İng. The Northeast Passage
İklim değişikliği etkisiyle buzulların erimesi, Asya-Avrupa-Amerika arası ticari deniz taşımacılığı için önemli avantajlar sunan yeni rotaların gündeme gelmesini sağlamıştır. Bu çerçevede Arktik bölgede, Kuzeydoğu Geçidi (Northeast Passage), Kuzeybatı Geçidi (Northwest Passage) ve Kutupaşan Deniz Yolu (Transpolar Sea Route) olmak üzere gittikçe daha fazla tercih edilen üç ana rota bulunmaktadır. Bu rotalar, geleneksel rotalar olan Süveyş Kanalı ve Panama Kanalı’na tam olarak birer alternatif olmasa da düşük maliyet avantajları ve daha güvenli bir bölgede olmaları nedeniyle kıtalararası ticari gemicilik faaliyetleri için önem teşkil etmektedir.
Kuzeydoğu Geçidi, Rusya’nın Arktik Okyanusu’na kıyısı olan Rus Arktik Boğazları, Novaya Zemlya, Severnaya Zemlya, Sibirya Adaları ve Wrangel Adası gibi bölgeleri boyunca uzanmaktadır.1 Avrasya’nın kuzey kıyıları boyunca uzanan rota Atlantik ve Pasifik Okyanusları arasında avantajlı ulaşım olanakları sunmaktadır. Kuzey Denizi Rotası (NSR), Kuzeydoğu Geçidi’nin büyük bölümünü oluşturduğundan her iki terim birbirinin yerine kullanılabilmektedir.2 Kuzey Denizi Rotası burada rotanın ayrı bir parçası olup 1932’den beri yasal olarak Rusya’nın idaresi altında faaliyetini sürdürmektedir.3
Kuzeydoğu Geçidi, kesin sınırları veya bitiş noktaları saptanmış belirli bir hattı izleyen tanımlı bir rota sunmaz.4 Buna karşılık Rus makamları tarafından resmi olarak benimsenen Kuzey Denizi Rotası’nın konumu, Novaya Zemlya, Severnaya Zemlya ve Yeni Sibirya Adaları’da 58 boğazla birbirine bağlanan Kara Denizi, Laptev Denizi, Doğu Sibirya Denizi ve Çhukchi Denizi’nden oluşan kesim olarak bilinmektedir.5
Kuzey Denizi Rotası, Sovyet döneminde sadece iç deniz yolu olarak kullanılmış olsa da Ruslar için geçmişten günümüze ekonomik ve sosyal açıdan çok önemli olmuştur.6 Konumuyla Asya ve Avrupa arası geçişlerde önemli bir deniz ulaşımı avantajı sunan Kuzey Denizi Rotası özellikle Arktik bölgede yer alması bakımından Rusya için hayati konumdadır. Zira maden cevherleri, petrol ve doğalgaz barındıran Arktik bölge, Rusya için adeta bir stratejik kaynak üssüdür. Rusya’nın doğal gaz üretiminin yaklaşık olarak %91’i ve doğal gaz rezervlerinin yaklaşık %80’i Yüksek Kuzey’dedir.7 Rusya’nın gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYİH) yaklaşık %20’si ve ihracatının %22’si bu bölge kaynaklıdır.8
Arktik bölgenin barındırdığı bu önemli imkânlar nedeniyle Sovyetler Birliği, 1980’lerde bir Arktik buzkıran filosu geliştirmek için büyük miktarda finansal kaynak ayırıp gemilerin Kuzey Denizi Rotası boyunca milyonlarca ton yük taşımasını sağlamıştır.9 Özellikle Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov’un Murmansk’ta yaptığı konuşmadan sonra Rus yetkililer tarafından bu rotanın geliştirilmesi ve uluslararası kullanımı planlanmıştır.
Soğuk Savaş Dönemi’nde güvenlik amaçları için kullanılan Kuzey Deniz Rotası, resmî olarak 1991’de açılsa10 da rotanın uluslararası ticari gemicilik faaliyetlerinde kullanımı 2010 yılında gerçekleşmiştir. 2013 yılında bir Çin yük gemisi, Dalian’dan Rotterdam’a çelik ve ağır ekipman taşıyarak rotanın ilk ticari kullanımını başarmış ve sadece 35 günde yani geleneksel rota olan Süveyş Kanalı’na göre iki hafta daha kısa sürede Rotterdam’a ulaşılmıştır.11 Rotanın kullanımı 2010 yılı itibarıyla önemli oranda artmaya başlamıştır. Rota boyunca taşınan kargo hacmi yıllar geçtikte artmaktadır.12 2010 yılında bu rotada taşınan 111.000 ton olan kargo hacmi, 2011 ve 2012 yıllarında sırasıyla 820.000 ton ve 1,26 milyon tona yükselmiştir.13 Yamal LNG Projesi sayesinde kargo hacmi açısından 2017 yılı bir önceki yıla göre %40 daha fazla olurken, 2015 yılı bir önceki yıla göre %35 artış göstermiştir.14 2018 yılı toplam kargo miktarı 19,7 milyon ton, 2019 yılı sonunda 31,5 milyon ton olarak tamamlanmıştır. 2020 yılında, 2019’dakine yaklaşık kargo hacminin gerçekleştiği rotada 2021 yılında 34,9 milyon ton kargo taşınırken, 2022 yılı sonunda yaklaşık 40 milyon ton olacağı tahmin edilmektedir.15
Kuzey Denizi Rotası’nın önemi, yukarıda da değinildiği gibi, geleneksel rotalar olan Süveyş Kanalı ve Panama Kanalı’na göre daha kısa olmasından kaynaklanmaktadır. Örneğin, rota üzerinden Hamburg-Yokohama arası deniz yolculuğu, Süveyş Kanalı’na oranla yaklaşık olarak 7.000 km daha kısadır, böylece sefer süresi yaklaşık olarak 22 günden 15 güne inmektedir.16 Benzer şekilde Rotterdam-Yokohama arası mesafa bu rotada 6.500 deniz mili tutarken Süveyş Kanalı aracılığıyla 11.894 deniz mili gerektirmekte, diğer ifadeyle yaklaşık %33’lük bir tasarruf anlamına gelmektedir.17 Sonuç olarak Kuzey Deniz Rotası üzerinden yapılan deniz yolculuğu, zaman, mesafe, mürettebat vb. açılardan maliyet avantajı getirmektedir.