Yer Bilimleri

Palmer Bölgesi


İng. Palmer Region

Antarktik Yarımadası ve ona bitişik olarak bulunan adalar grubu, yaklaşık olarak 62° - 73° Güney enlemleri ve 55°- 75° Batı boylamları arasında bulunmaktadır (Şekil 1). En kuzeydeki noktası 57°18’ Batı, 63°13’ Güneydedir ve Cape Horn?dan 999 km uzaklıkta olup Drake Boğazı ile ayrılmaktadır. Antarktik Yarımadası, 73° Güney enleminde anakara üzerinden, 65° Batı boylamı boyunca yaklaşık 66°30’ Güney enlemine doğru yönelir ve bu bölgede kıyı bir yay şeklinde kuzeydoğuya doğru kıvrılmaktadır. Bu kıvrılma 63° Güney enlemi ve 57° Batı boylamında sonlanır. Antarktika Yarımadası’nın orta kesimi, yüksekliği 1219- 2133 metre arasında değişen bir platodur. Diğer kısımlarda yüksekliği 3657 metrenin üzerinde yüksek tepeler bulunur.1 Yarımada yaklaşık 127.000 km² lik bir alanı kaplamaktadır. Antarktika Yarımadası Weddell Denizi’ni Bellingshausen Denizi’nden ayırır. Kuzey kısmı Graham Bölgesi, güney kısmı ise Palmer Bölgesi?dir. Palmer bölgesinde en yüksek zirve, 3183 metre ile Jackson Dağı’dır. 2

Palmer Yarımadası’nın ilk olası keşfi 27 Ocak 1820’de Fabian Gottlieb von Bellingshausen liderliğindeki Rus İmparatorluk Donanması’nın bir seferi ile gerçekleştirilmiştir. Ancak bu seferde, küçük tepeciklerle kaplı bir buzul alanı olarak nitelendirilen bölge ana kara olarak tanımlanmamıştır. 30 Ocak 1820’de ise aynı bölgeye ulaşan Edward Bransfield ve William Smith, Palmer Yarımadası’nın bir bölümünü haritalayan ilk kişilerdir. Ayrıca, Amerikalı denizci Nathaniel Brown Palmer, 1820’de Antarktika’yı gören ilk insanlardan biri olarak tarihe geçmiş ve böylece bölgeye onun adı verilmiştir. 2

Bölgede iklim çokçeşitlilik göstermektedir. Batı kıyısı daha sıcak ve denizel Antarktika iklimine sahiptir. Doğu kıyısı ise daha soğuktur ve karasal iklime sahiptir. Kuzeyde ortalama sıcaklık yaz aylarında 0 °C ve üzerine çıkmaktadır. Batı Antarktika Yarımadası boyunca, yıllık ortalama hava sıcaklığı son 50 yılda 3.4 ºC kadar artış göstermiş ve kış aylarındaki bu artış yaklaşık 6 ºC?lere ulaşmıştır. Bu ısınma trendi ile son zamanlarda küresel ölçekte yaşanan ısınma trendinde en belirgin noktalardan biri haline gelmiştir. 2-3-4 Antarktika Yarımadası kıtanın diğer kesimlerine nazaran çok daha denizel bir iklim dinamiğine sahiptir. Okyanus içerisine doğru sokulan yarımada ve yüksek tepelik alanlar bu kesimde nemliliğin ve denizelliğin etkisini arttırmaktadır. Nispeten daha ılıman ancak kıtanın yüksek platosuna göre daha fazla yağış alan bölge yıllık ortalama 0.87 m suya eşdeğer yağış toplamına sahiptir.2Antarktika kıtasının sadece %3’ünü kaplamasına rağmen, bu yarımada kıtadaki kar yağışlarının oransal olarak %18’ini almakta ve bu deniz iklimi ve yüksek yağış, bölgede şu anda hızlı bir değişim yaşayan dinamik ve çeşitli buzul rejimlerini sağlamaktadır.2Antarktika Yarımadası’na düşen kar, batıda Bellingshausen Denizi’ne ve doğuda Weddell Denizi’ne ulaşan 400’den fazla buzul tarafından deşarj edilmektedir. Aynı zamanda bu buzullar ve buzul dilleri ya doğrudan denize ulaşır ya da büyük buz şelflerini beslemektedirler. Bu buz şelflerinin en büyüğü Larsen Buz Şelfi (bkz. Larsen Buz Şelfi) olarak bilinir. Bugün, Antarktika Yarımadası buzul rejimi, bir dizi zaman ölçeğinde iklim, okyanus sirkülasyonu ve deniz seviyesindeki değişikliklere uyum sağlamaya devam etmektedir. Yaklaşık 35.000 yıl önce, bu bölgedeki Son Buzul Çağının zirvesinde, günümüzden birkaç yüz metre daha kalın bir buz tabakası, kıta sahanlığı içerisinde doğu ve batı yönünde 100-200 km uzanmaktaydı ve büyük buz akıntıları tarafından drene edilmekteydi. Son batimetrik haritalama ile ortaya çıkarılan mevcut deniz yatağının buzullardan arındırılmış formunun 17.000 ila 10.000 yıl öncesine kıyasla yarımadada buz tabakasında önemli incelmeler yaşadığı ve geri çekildiği tespit edilmiştir. 2-8 Günümüzde yapılan çalışmalarda son altmış yılda, bölgedeki deniz buzullarının %87’sinin yılda ortalama 50 metre geri çekildiği belirtilmiştir. 2-8

Bölge Antarktika’nın geri kalan bölümlerine göre daha sıcak olan iklimi ve buzullardan arınmış geniş alanlara sahip olması nedeniyle kıtanın geri kalanından biyolojik olarak daha zengindir. Bölgede imparator penguenler dahil olmak üzere 16 deniz kuşu türü bulunur. Bölge ayrıca 5 fok türüne ev sahipliği yapar. Bölgenin florası, yaklaşık 67 yosun türü, 9 ciğerotu türü, 265 liken türü ve 2 çiçekli bitkiyi içerir (Colobanthus quitensus ve Deschampsia Antarctica).2 Ayrıca bölgede eklem bacaklı türlerde çeşitlilik göstermektedir. Bunlar arasında Collembola, Diptera, Acarinasayılabilir. 5-6

Antarktika Yarımadası’nın jeolojisi, 1800’lerin sonlarında ve 1900’lerin başlarında bölgeyi ziyaret ederken ilk kaşiflerin kaya örnekleri toplamasından bu yana kapsamlı bir şekilde incelenmiştir.2 Paleozoyik veya daha eski kıtasal temel kayaçları üzerinde proto-Pasifik ve Pasifik Okyanusu kabuğunun Antarktika anakarasının altına dalması ile ortaya çıkan Mesozoyik zamanlı magmatik unsurlarının yaygın bulunduğu bir alan olarak karşımıza çıkmaktadır. Yine aynı bölge daha sonraki dönemlerde derin şekilde parçalanmış ve üzerleri kalın tortul tabakalarla kaplanmıştır. Ayrıca bu bölge volkanik unsurları da içeren kompleks bir havza niteliği taşımaktadır.6

Şekil 1: Palmer Yarımadasının gösterimi. Şekil, Google Earth Pro programı sürüm 7.3. üzerinden alınan verilerin düzenlenmesi ile oluşturulmuştur. Google Earth Pro üzerinde bu görüntünün elde edilmesi Landsat / Copernicus uydu görüntüleri vasıtası ile Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi’nin (NASA) veri paylaşımı sayesinde mümkün olmuştur.


Kaynakça

1 Knowles, P. H. (1945). Geology of southern Palmer Peninsula, Antarctica.Proceedings of the American Philosophical Society, 89(1), 132-145

2 Riffenburgh, B. (Ed.). (2006 ). Encyclopedia of the Antarctic. Routledge

3 J. Turner, R., vd. 2009.Antarctic climate change and the environmentScientific Committee on Antarctic Research. Cambridge, England.

4 Vaughan, D.G. vd. 2003.Turner Recent rapid regional climate warming on the Antarctic Peninsula Climatic Change, 60, s. 243-274

5 Entomology of Antarctica - Google Kitaplar

6 Vaughan, A. P. M., ve B. C. Storey.1997. Geodynamic Evolu-tion of the Antarctic Peninsula During Mesozoic Times. In The Antarctic Region: Geological Evolution and Processes, edited by C. A. Ricci. Siena: Terra Antarctica Publication, s. 373- 382

7 Clarke A. vd. 2007Climate change and the marine ecosystem of the western Antarctic PeninsulaPhil. Trans. R. Soc. B362149- 166

8 O Cofaigh, C. vd. 2002 “Evolution of Subglacial Bedforms Along a Paleo-Ice Stream, Antarctic Peninsula Continental Shelf. Geophysical Research Letters 29 (1199). doi: 10.1029/2001GL014488)


Yazarlar