Lat. Rangifer tarandus
İng. Reindeer
Ren geyiği, Kuzey Avrupa, Sibirya ve Kuzey Amerika’nın Arktik uçlarında yaşayan bir geyik türüdür. Kuzey Amerika’da karibu olarak da bilinir. Ren geyiğinin bölgelere göre sürü büyüklükleri önemli farklılıklar gösterir ve yaşadığı coğrafyalara özgü adları ile birçok alt türü vardır. Labrador ren geyiği, Porcupine ren geyiği, Fin orman ren geyiği, Svalbard ren geyiği gibi hâlâ yaşayan ve iki nesli tükenmiş türle toplam 14 adet alt türü bulunmaktadır.
Tüm Arktik dairesine dağılmıştır ve boyutları yaşadığı bölgelere göre farklılık gösterir ve birçok alt türü bulunur. Dişinin uzunluğu genel olarak 162-205 cm arasında değişir, ağırlığı 80-120 kg arasında olur. Erkeğin vücut ölçüleri dişilerinkine göre daha büyüktür. Boyu 180-214 cm arasındadır ve ağırlığı 159-182 kg arasında değişir. Dört ayak üzerindeyken omuz yüksekliği 85 cm ile 150 cm arasındadır. Omuz yüksekliği 80 cm kadar kısa olabilen Svalbard ren geyiği, tüm alt türler arasında en küçük vücut ölçülerine sahip olanıdır.
Ren geyiği dört odacıklı midesi olan, geviş getiren bir hayvandır. Özellikle kış aylarında temel besin kaynağı likenlerdir. Bağırsaklarındaki özel bakteri ve protozoa sayesinde likeni sindirebilen tek büyük memelidir. Salgıladığı likenaz enzimi likeni glikoza dönüştürür. Ayrıca, genellikle yaz aylarında söğüt ağacı yapraklarını, çiçek açan tundra bitkilerini, sazları ve mantarları tüketir.
Ren geyiğinin kürkü türden türe farklılık gösterir; kahverengi, gri, koyu gri veya beyaz renklidir. Nispeten küçük olan kuzey popülasyonu genellikle daha beyaz, büyük güney popülasyonları daha koyudur. Bunun en güzel örnekleri, Kuzey Amerika’nın en kuzeyinde yaşayan en küçük ve en beyaz alt tür olan Peary ren geyiği (Rangifer tarandus pearyi) ile en güneyde yaşayan, en koyu renkli ve en büyük alt tür olan Boreal ren geyiğidir (Rangifer tarandus caribou).
Diğer kutup canlılarında da görülen çapraz ısı değişimi mekanizması ren geyiğinde de bulunur, fakat kuşlar, tilkiler ve tavşanlardan farklı olarak ren geyiğinde bu mekanizma, sadece ayak kısımlarında değil burun içerisinde de söz konusudur.2 Çapraz ısı değişimi, canlının soğuk havayla doğrudan temas hâlindeki organlarından gelen soğuk kanın, kalpten gelen sıcak kan ile ısıtılmasıdır ve temelde soğuk kanın canlının iç kısımlarına ulaşmasını engelleyen bir sistemdir.
Ren geyiğinin toynakları bazı mevsimsel değişimler geçirerek zorlu kutup koşullarında hayatta kalmayı kolaylaştırır. Yaz aylarında tundra yumuşak ve çamurumsu olduğundan toynak tabanları süngerimsi bir yapı kazanır ve zemine fazladan tutunma sağlar. Kışları ise toynak içleri büzülüp sıkılaşır ve toynak kenarlarındaki sert yapı açığa çıkarak buz ve karda kaymayı engeller. Bu sert yapılar ayrıca kar tabakasını kazmalarını ve en sevdiği yiyecek olan ren geyiği likenine (Cladonia rangiferina) ulaşmasını sağlar.
Ren geyiğine has bir diğer özellik de yürürken dizlerinden çıkardığı klik sesidir. Bu ses, yüzlerce metre uzaklıktan duyulabilir. Memelilerde ağız dışı sesli iletişim tekniklerine özel bir örnek olan bu iletişim şekli, geyik türleri arasında vücut büyüklüğünün bir işaretidir ve diğer geyikler tarafından dikkatle dinlenir.3
Ren geyiğini en popüler kutup hayvanlarından kılan özelliklerinden biri epeyce büyük ve göz alıcı boynuzlarıdır. Tüm geyikgiller ailesinde hem erkeğin hem dişinin boynuzlarının olduğu tek türdür. Kuzeye doğru ilerledikçe boynuz boyutları küçülmekle birlikte ren geyiği, Kanada geyiklerinden (Alces alces) sonra erkek birey baz alındığında en büyük boynuza sahip türdür. En büyük vücut ölçüsüne sahip alt türlerin erkeklerinde boynuzların genişliği 100 cm’ye ve uzunlukları 135 cm’ye kadar ulaşabilir. Aynı zamanda vücut büyüklüğüne göre en büyük boynuzlara sahip türler de bu alt türlerdir. Ren geyiğinin boynuz boyutlarından, yaşadığı süre boyunca yaşam alanlarındaki besin kaynakları ve iklim koşulları hakkında önemli bilgiler çıkarılabilmektedir.1 Ren geyiğinin boynuzları her yıl dökülür ve sonraki yıl yeniden büyür. Erkekte boynuzların büyümesi mart veya nisan aylarında, dişide mayıs veya haziran aylarında gerçekleşir. Arktik bölgesinde yaşayan yerel halklar ren geyiğine kültürel olarak büyük saygı göstermektedir. Örnek olarak İnuitler, takvimlerindeki ayları ren geyiğinin yaşam döngüsüne göre adlandırmıştır. Eylül ayı için kullandıkları “Amiraijaut”, ren geyiğinin boynuzlarındaki kadifemsi tabakanın döküldüğü zamanı ifade eder.
Ren geyiği eylül sonları ve kasım başları arasında çiftleşir. Gebelik süresi yaklaşık olarak 228 gün ile 234 gün arasında değişir. Çiftleşme mevsimi boyunca erkek ren geyiği diğer erkeklerle rekabet için boynuzlarını kullanır. İki erkek, boynuzlarını birbirine kilitleyerek birbirlerini itmeye çalışır. En baskın erkek çiftleşmek için 15-20 kadar dişi ile birlikte olabilir. Çiftleşme için dişi, yırtıcılardan uzak, göl kıyılarına veya göllerdeki adacıklara seyahat eder. Tek batında genel olarak sadece bir yavru dünyaya gelir. Yeni doğan yavrunun ortalama ağırlığı sadece 6 kg’dır. Yavru, doğumdan iki saat sonra koşmaya başlar, 45 gün geçmeden otlamaya başlar fakat 3-4 ay kadar sütle beslenmeye de devam eder.
Sürü hâlinde uzun göçleri bilinse de boreal orman ren geyiği gibi bazı alt türler yerleşik yaşamaktadır. Öte yandan Labrador bölgesindeki orman ren geyiği herhangi bir memeli türünden çok daha uzun bir mesafe kat eder - göç ederken kat ettiği mesafe yılda 5000 km’dir. Göç edip etmemeleri ve göç mesafeleri yaşadığı bölgeye göre değişir. Normal şartlarda göç sırasında günde 19-55 km arasında yol kat edebilir ve hızı saatte 60-80 km’yi bulabilir.4 Aynı zamanda iyi bir yüzücü olan ren geyiği göç sırasında karşılarına çıkan gölleri veya nehirleri yüzerek geçmekten çekinmez.4
Kaya kartalı, gri kurt, Arktik kurdu, boz ayı ve kutup ayısı gibi doğal avcıları olduğundan popülasyonu bu avcıların popülasyonuyla doğru orantılıdır. Son 25 yılda popülasyonunda yaklaşık %40’lık bir düşüş nedeniyle Uluslararası Doğa Koruma Birliği’nin Kırmızı Listesinde “hassas” tür olarak sınıflandırılmıştır.