İng. Svalbard Global Seed Vault
Svalbard Takımadaları’nda, tüm dünyadaki gen bankalarında korunan tohumların örneklerini barındırmak için küresel bir depolama tesisi kurma fikri, ilk olarak 1980’lerde tartışılmaya başlanmıştır. 1984 yılında, Nordik Gen Bankası’nın (NordGen) Longyearbyen dışında terk edilmiş bir kömür madeninde yedek tohum depolama tesisi kurmasıyla dünya çapında bir yedek depo kurma fikri yavaş yavaş yaygınlaşmaya başlamıştır. Daha sonra yapılan müzakereler sonucunda 2001 yılında Gıda ve Tarım için Bitki Genetik Kaynakları Uluslararası Antlaşması (ITPGRFA) ulusal hükümetlerin imzalarına açılmıştır. Antlaşma, bitki genetik kaynaklarına erişim ve fayda paylaşımı için küresel kuralları içeren çok taraflı bir sistem kurulması gerektiğini vurgulamaktaydı. Norveç Hükümeti Bioversity International (IPGRI) ile iletişime geçerek takımadalarda küresel bir tesisin kurulması fikrini dile getirmiştir. 2004 yılında FAO Gıda ve Tarım için Genetik Kaynaklar Komisyonu tarafından bu girişim memnuniyetle karşılanıp onaylandıktan sonra, Norveç Hükümeti Ekim 2004’te Svalbard Küresel Tohum Deposu’nu finanse etmeyi ve kurmayı taahhüt etmiştir. 1
26 Şubat 2008’den beri faaliyetlerini sürdüren ‘‘Svalbard Küresel Tohum Deposu’’ Kuzey Kutbu’na 1.000 kilometre uzaklıkta, Svalbard Takımadaları’nın Longyearbyen şehrinde, buzullar içerisindeki bir dağın 130 metre altına inşa edilmiştir. Duvarları asteroit çarpmasına, hatta nükleer bombalara bile dayanıklı olarak inşa edilen bu depo, çift kapılı, patlamaya dayanıklı, harekete duyarlı algılayıcıları, hava geçirmez ve bir metre kalınlığında çelik destekli beton duvarlara sahiptir.2 Buna ek olarak, Svalbard Küresel Tohum Deposu tesisi, her biri yaklaşık 9,5 x 27 metre ölçülerinde sahip üç salondan oluşmaktadır. Her salon yaklaşık 1,5 milyon tohum örneğini depolayabilecek kapasiteye sahiptir. Bugüne kadar tohum deposunda 900.000’e yakın tohum örneği toplanmıştır. Ayrıca dağ kütlesindeki donmuş tabaka, eksi 3 ile 4 °C arasında sabit bir sıcaklığa sahiptir. Tohum depolama alanı, depolama sıcaklığını eksi 18 °C’ye getirmek ve sabit kalmasını sağlamak için bir soğutma sistemine sahiptir. Tohum deposu için gerekli elektrik, Longyearbyen’deki santral tarafından sağlanmaktadır. Ayrıca bu tohum deposu elektrik kesintisine karşı jeneratörlerle donatılmıştır. 3
Bu yapının inşası bir yıldan az bir sürede bitirilmiş ve 9 milyon dolara mâl olmuştur. BM Gıda ve Tarım Örgütü ile Uluslararası Biyoçeşitlilik Araştırma Grubu’nun kurduğu Küresel Hasat Çeşitliliği Örgütü (GDTC) ve Norveç Hükümeti tarafından 1983 yılından beri Norveç’te yürütülen ‘‘Küresel Tohum Deposu’’ projesiyle, herhangi bir felaket durumunda, Nuh’un gemisi efsanesinin gerçek olması amaçlanmaktadır. Küresel Hasat Çeşitliliği Örgütü depoya yıllık 125.000 ile 150.000 dolar arasında bir finansman sağlamaktadır. Bu kapsamda başka ülkeler de bu depoya finansal destek vermektedir. ABD, Norveç, Almanya, Birleşik Krallık İsviçre ve Kanada’nın devlet fonlarından bu depo için pay aktarılmaktadır. Bu depoda, dünyada olası herhangi bir felaketin ardından geride kalabilen insanlığın soyunu devam ettirebilmesi için dünyanın dört bir yanından gelen farklı tohumların saklandığı bölümler bulunmaktadır. Küresel düzeyde toplanan tohumlar nemden korunmak için özel olarak ambalajlanmışlardır. 500’er tohum içeren 4,5 milyon numune, bir diğer ifade ile 2 milyar 250 milyon tohumun depolanması yapılmaktadır. Ayrıca iklim değişikliğine bağlı olarak su seviyesinin büyük ölçüde yükselmesi durumunda bile deponun güvenliği sağlanacak şekilde inşa edilmiştir. Özel soğutma sisteminin yer aldığı tesiste bilimsel tahminlere göre tohumların çeşidine göre 55 yıl ila 10 bin yıl dayanabileceği öngörülmektedir. Depodaki eskiyen tohumlar sürekli yenileriyle değiştirilmektedir. Tohum deposu, insanlığın 10 bin yıllık yiyecek stoğunun sigorta poliçesi olacak şekilde tasarlanmıştır. 4
Bu depo, gıda ve tarım için önemli genetik materyal içeren tohumların güvenli şekilde korunmasını kolaylaştırmaktadır. Benzersiz genotiplere sahip tohum örnekleri, ikinci güvenlik yedeklemesi için uygun bir gen bankasında saklanmaktadır. Tohumlar “kara kutu koşulları” altında muhafaza edilmektedir. Bugüne kadar, tohum deposu 5000’den fazla bitki türünü bünyesinde toplamıştır. Burada en çok depolanan tahıl, pirinç, buğday ve arpadır. Gen bankaları birçok ülkeden genetik materyali koruduğundan, bu tohumlar dünyadaki değişik ülkelerden gelmektedir. Tohum deposunun kapasitesi tamamen kullanıldığında depo kapatılacak ve akla gelebilecek her türlü tohum bulunacaktır.5