İng. National Polar Science Expeditions & Polar Research Institute
Küresel iklim değişikliğinin etkilerinin belirgin şekilde görülmesiyle birlikte dünyada iklimlerin düzenlenmesinde ve diğer doğal döngülerde kilit rol oynayan kutup bölgelerinin önemi son yıllarda giderek artmıştır. Birçok ülke gerek iç gerekse dış politikalarında kutup araştırmaları faaliyetlerine yer ayırmaktadır ve özellikle bilim diplomasisi alanındaki potansiyellerini ve faaliyetlerini arttırmayı amaçlamaktadır. Bunun bir sonucu olarak ülkeler, tarihi bağlarını, coğrafi yakınlıklarını, bilimsel çalışmalarını, ekonomik ve diplomatik politikalarını ön plana çıkararak kutup bölgelerinde çok disiplinli çalışmalar yapmakta ve bu bölgelere ilgilerini giderek arttırmaktadır. Ayrıca ülkeler Kuzey Kutup Bölgesi’nde ticari faaliyetler yürütmekte; ABD, Rusya ve Çin gibi birçok ülke de kutup bölgeleri ile ilgili stratejiler geliştirmektedir. Türkiye de kutup bölgelerinde bilimsel çalışmalar yürütmekte ve bu bölgelerin korunması ve yönetişiminde söz sahibi olmak adına politikalar geliştirmektedir. Ülkemizin kutup bölgelerinde görünürlüğünü artırması için kutuplara olan ilgisini ve bilimsel faaliyetlerini planlı bir şekilde arttırması önem arz etmektedir. Çünkü özgün, verimli, ulusal ve uluslararası iş birliğine açık, çevreye saygılı ve sürdürülebilir bilimsel çalışmaların yapılması ülkemizi bu konuda önemli bir küresel paydaş konumuna getirmekte ve bilim diplomasisi alanında gücünü artırmaktadır.
Tarihi süreç içinde kutup bölgelerini kapsayan farklı disiplinlerden birçok çalışmanın yapıldığını ve eserler üretildiğini gözlemlemek mümkündür. 1513 tarihli Piri Reis’in dünya haritasına bakıldığında, hem Kuzey Kutup Bölgesi’ne yakın kıyıların hem de Antarktika’ya en yakın kara alanlarının haritalandığı görülmektedir. Bununla birlikte modern anlamda bilimsel çalışmalar için 20. yüzyıla bakıldığında, diğer ülkelerin seferleri kapsamında birçok bilim insanımızın bilimsel çalışmalar yaptığı bilinmektedir. Özellikle Atok Karaali, Umran İnan ve Serap Tilav, Antarktika’da yaptıkları önemli bilimsel çalışmalar sonucunda kıtada belirli yer şekillerine adı verilerek onurlandırılmıştır.
Ulusal anlamda ilk kutup çalışmaları, T.C. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uhdesinde ve İTÜ Kutup Araştırmaları Uyg-Ar Merkezi (PolReC) koordinasyonunda gerçekleşmiştir. 2017, 2018 ve 2019 yıllarında Antarktika’ya ve yine 2019 yılında Arktik’e ulusal bilim seferleri İTÜ PolReC koordinasyonunda düzenlenmiştir. Ulusal Kutup Bilim Seferleri 2019 yılından bu yana TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Kutup Araştırmaları Enstitüsü (KARE) çatısı altında düzenli olarak devam etmektedir. 2023 yılı itibari ile Yedinci Ulusal Antarktika Bilim Seferi (TAE-7) ve Üçüncü Arktik Bilimsel Seferi (TASE-3) tamamlanmıştır. Bu seferlere ülkemizin 60’dan fazla kurumu 170’den fazla proje ile başvuru yapmıştır ve bu projelerin 50’den fazlası desteklenmiştir. Bu kapsamda bilim insanlarımız kutup bölgelerinde çalışmalar yapmış ve 200’den fazla bilimsel yayın ve 30’dan fazla lisansüstü tez literatüre katılmıştır.
2017 yılında yapılan İlk Ulusal Antarktika Bilim Seferi (TAE-I) ve akabinde düzenlenen Ulusal Kutup Bilimleri Çalıştayı, T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile birlikte “Ulusal Kutup Bilim Programı’nın (2018-2022)” oluşturulmasını sağlamıştır. Bu programın 2022 sonunda nihayete ermesi sonrasında, Ulusal Kutup Bilim stratejisi (2023-2035) hazırlanarak yürürlüğe girmiştir.
TÜBİTAK MAM KARE, kutup bölgeleri için ülkemizin ulusal odak noktası olarak uluslararası alanda ikili iş birlikleri ile bilim diplomasisi süreçlerini yürüterek Ulusal Kutup Bilim Seferleri ve Faaliyetleri’ni sürdürmektedir. Türkiye’nin başta Antarktika olmak üzere her iki kutup bölgesinde de karar verici mekanizmalarda yer alması adına çalışmalar yürütülmektedir. Bu bağlamda, Antarktika Antlaşması çerçevesinde danışman üye statüsü kazanılması için bilimsel çalışmalar desteklenmekte ve uzun süreli izleme çalışmaları ile birlikte kıtada bir bilim üssü kurulması çalışmaları sürdürülmektedir. Türk araştırmacıların, Ulusal Kutup Bilim Seferleri’nde yer almasına ek olarak yabancı ülkelere ait (Arktik ve Antarktika’da bulunan) araştırma üslerinde de bilimsel çalışmalar yapmaları sağlanmaktadır.
Kutup bölgelerine ilişkin organizasyonlarda ülkemiz, diğer ülkeler ile aynı seviyede görev ve sorumluluk üstlenmekte olup birçok devletle birlikte tam üye olarak çalışmalara katkı sağlamaktadır. Uluslararası bilim, barış ve dayanışma temaları çerçevesinde uluslararası iş birliklerini geliştirerek kutup bölgelerinde gerçekleştireceği önemli bilimsel çalışmalarla söz sahibi olma yönünde önemli adımlar atmaktadır. Ülkemizin, hedefleri doğrultusunda bilimsel potansiyelimiz açısından büyük öneme sahip olan kutup bölgelerinde karar verici mekanizmalarda yer alması adına gerekli koordinasyonlar, çalışmalar ve iletişimler tüm hızıyla sürdürülmektedir.